İzmir’deki Elektrik Çarpması Davasında Gelişmeler

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İzmir’in Konak ilçesinde meydana gelen trajik bir olayla ilgili olarak süren mahkeme süreci, 12 Temmuz 2023 tarihinde yaşanan sağanak yağış sırasında elektrik akımına kapılarak hayatını kaybeden Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay ile ilgili olarak devam etmektedir. Duruşmaların 2. günü olan bu gün, 3 gün sürmesi planlanan karar duruşmalarının ilki olarak lezzetli bir şekilde ilerledi. Olayın gerçekleştiği gün, sağanak yağış nedeniyle oluşan su birikintilerine basmanın ölümle sonuçlandığı bu olayda 13 kişi tutuklu olmak üzere toplam 42 sanığın yargılandığı bir dava söz konusudur.

Duruşmanın başında, Kanalizasyon Daire BaşkanlığıBarış Koç, “Biz adalete yardım etmek için kendi isimlerimizi verdik, acılı ailelere saygı duyduğumuz için verdik. Suçlu olmadığımıza inandığımız için adımızı verdik” şeklinde konuşarak, yargılamanın ne denli önemli olduğunu vurguladı. Koç, eğer suçlu iseler, duruma saygı göstereceklerini belirtti ve kendi isimlerini adli kuruma vermekten korkmadıklarını ifade etti.

Duruşmada yer alan bir başka tanık olan Nurullah Özel, olay günü yaşadığı durumu aktararak kalp masajı yaptıklarını ancak Özge’nin yaşam belirtisi göstermediğini ifade etti. Özel, olayın gerçekleştiği bölgede, daha önce de elektrik akımına ilişkin sıkıntılar olduğunu ve bahçe hortumunu alarak geri döndüklerini belirtti. Tanık Nihat Yıldırım ise, Alsancak’ta esnaf olduğunu ve olay günü orada bulunduğunu, iki kişiyi sudan çıkardıklarını söyledi. Ayrıca, sanık avukatının çalışma ekiplerinin kıyafetlerinde hangi kuruma ait olduğunu sorduğunda herhangi bir tanımlayıcı işaret olmadığını belirtti.

Bu süreçte, maktullerin suda ne kadar kaldığı ve elektriğin ne zaman kesildiği konusundaki belirsizlikler de mahkemede tartışıldı. Tanıklardan bazıları süreyi hatırlamazken, başka bir grup ise olaydan 15-20 dakika sonra elektrik yetkililerinin suyu kontrol ettiğini ve elektriğin varlığını tespit ettiğini söyledi. Olayın yaşandığı yerin durumu, tanıkların cep telefonlarındaki görüntülerle gözden geçirildi. Olay günü tam olarak neye bastıklarını soran mahkeme başkanına, farklı tanıklar çeşitli açıklamalarda bulundu. Özellikle, baskı yapılan yerlerin elektrik kablolarıyla ilişkisini belirtip, mazgallar üzerinden nasıl bir tehlikenin var olduğu hakkında kendi görüşlerini sundular.

Duruşmanın ilerleyen kısımlarında, duruşma savcısı mütalaasını sunarak tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamını, adli kontrol şartlarının sürmesini ve olay yerinde keşif ile yeni bilirkişi incelemesi yapılması yönünde taleplerde bulundu. Savcı, ayrıca, dinlenmeyen bir tanığın olduğunu belirterek taşeron firma ile bir sanık arasında sözleşme imzası bulunduğunu vurguladı. Bu bağlamda, Cenan Demircan hakkında dava açılmasını ve yargılamaya dahil edilmesini talep etti. Ardından tutuklu sanıkların avukatlarıyla birlikte mütalaaya karşı savunma yapma aşamasına geçildi. Mahkeme başkanı, esas duruşmaya ara verilmesine karar verdi.

İlk günkü ifadeler ve tanıkların sorgulanması, olayın çok yönlü bir şekilde ele alınacağını gösterirken, mahkemede yaşanan tartışmalar adaletin sağlanması açısından kritik bir öneme sahiptir. Her iki taraf da duruşma sürecinin sonlanmasını ve olayla ilgili gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlamaya çalışmaktadır.