Kastamonu’da Camilerin Satışı ve Yıkımı Şok Etti!
774 okunma

Kastamonu’da Camilerin Satışı ve Yıkımı Şok Etti!

ABONE OL
Kasım 29, 2024 13:28
Kastamonu’da Camilerin Satışı ve Yıkımı Şok Etti!
0

BEĞENDİM

ABONE OL



Kastamonu’daki Tarihi Eserlerin Satışları

Kastamonu’nun Tarihi Camileri ve Satışları

Kastamonu’da yaşayan araştırmacı-yazar Mustafa Gezici, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden günümüze kadar ulaşan 30 civarında cami, mescit ve cami arsasının 1930-1965 yılları arasında mahalli gazetelere verilen ilanlarla satışa çıkarıldığını belirtti. Bu dönemde, Kastamonu’nun “Evliyalar Şehri” olarak bilinen yapısı içinde bazı cami ve mescitlerin bakımsızlık nedeniyle yıkıldığını, bazılarının ise farklı amaçlarla kullanıldığını vurguladı.

Özellikle 16. yüzyılda inşa edilen camilerin bile oldukça cüzi fiyatlarla şahıslara satıldığını ifade eden Gezici, “Vakıf malıdır ve bu batı uygulaması, camilerin amaçlarına uygun kullanılmadığını gösterir” dedi. Örneğin, Hacı Tahir Efendi tarafından yaptırılan Kabe Mescidi, 1930’larda çok düşük bir fiyata satıldıktan sonra arsası boş kalmış ve şu anda bir evin bahçesi konumundadır. Durum böyle olunca, cami ve mescitlerin birçoğu yıkılırken, bir kısmı ise başka işlevlere yönlendirilmiştir.

Satış İlanlarının Yer Aldığı Gazeteler

Mustafa Gezici, yaptıkları araştırmalar sonucu 30 civarında cami veya mescidin satıldığını belirtirken, “Ak Mescit ya da Türmenoğlu Mescidi, 1921 yılındaki kayıtlarında şehir haritasında mevcuttur ancak 1947 yılında yalnızca 80 lira fiyatla satılmıştır” diye ekledi. Bu gibi eserlerin durması gerektiğini ifade eden Gezici, o dönemin şartlarında satıldıklarını ve yok olduklarını da dile getirdi.

Osmanlı’nın Vakıf Medeniyeti

Osmanlı döneminde vakıf medeniyetinin önemine dikkat çeken Gezici, “Osmanlı’nın çöküşüyle birlikte 17. yüzyıldan 1920’li yıllara kadar pek çok değerli eserin yok olduğunu görmekteyiz. 1923 yılında Cumhuriyetin kurulmasıyla, Kastamonu gibi bölgelerde de pek çok önemli vakfın kayıtlarıyla birlikte bu eserlerin anlamı daha da kayboldu” dedi.

Mahalli Gazetelerdeki Satış İlanları

Kastamonu’nun mahalli gazetelerinde 1930’lu yıllardan 1960’lı yıllara kadar satılan cami ve mescitlerin satış ilanlarının yer aldığını ifade eden Gezici, bu ilanların detaylarına ulaşmanın mümkün olduğunu belirtti. Ayrıca, araştırmacı Fazıl Çiftçi’nin “Kastamonu’nun Cami ve Mescitleri” adlı kitaplarını örnek vererek, bu eserlerin korunması gerektiğinin altını çizdi.

Ata Yadigarı Eserlere Sahip Çıkmalıyız

Atalarımızdan kalan bu eserlerin korunmasına ve doğru bir şekilde kullanılmasına vurgu yapan Gezici, “Selçuklu ve Osmanlı’dan gelen 1000 yıllık tarihle, biz bir vakıf medeniyetiyiz. Vakıf mallarının yok olmaması gerekmektedir. Korunabilseydi, bu eserler bizlere çok dersler vermiş olacaktı” diyerek, bu yapının yeniden yaşatılması gerektiğini iletti.

Kastamonu’da 1942 yılında 250 liraya satılan Cebrail Camisi hakkında da bilgi veren Gezici, bu caminin uzun yıllar depo olarak kullanıldığını ve daha sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından harabe halde geri alınıp, 2005 yılında ibadete açıldığını ifade etti.


En az 10 karakter gerekli