Tüberküloz: Ciddi Tehlike, Tedavi İçin Dikkat!
1625 okunma

Tüberküloz: Ciddi Tehlike, Tedavi İçin Dikkat!

ABONE OL
Ocak 10, 2025 08:09
Tüberküloz: Ciddi Tehlike, Tedavi İçin Dikkat!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Veremle Savaş Haftası’na özel açıklamalarda bulunan Medicana Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, tüberkülozun dünya çapında en bulaşıcı ve ölümle sonuçlanan hastalık olduğunu vurguladığı konuşmasında, kapalı ve kalabalık yerlerde bulunanlarla birlikte kronik hastalığı olan kişilerin risk altında olduğunu belirtti. Uzm. Dr. Işık, “Veremin ilaçla tedavisi mümkündür ancak yine de dikkatli olunması gerekir. İlaçların düzenli kullanımında 6 ila 9 ayda iyileşme sağlanmaktadır. İlaç kullanımının aksatılması ise verem mikrobunun direnç kazanmasına ve iyileşme sürecinin zorlaşmasına neden olmaktadır” dedi.

Birleşmiş Milletler (BM) ve Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 2030 yılına kadar tüberkülozu sona erdirme hedefini hatırlatan Uzm. Dr. Erdemir Işık, “Tüberküloz, geçmişte ölümcül bir hastalık olarak önemli bir sorun teşkil etmiştir. Bugün tedavisi olmasına rağmen, bulaşıcı hastalıklar arasında en sık ölüme sebep olan hastalıklardan biri olmaya devam etmektedir. Tüberküloz en sık akciğerleri etkiler ancak böbrek, kemik ve lenf bezlerinde de görülebilmektedir. Ancak solunum yoluyla çok daha sık bulaşması nedeniyle akciğer tüberkülozu yaygın bir şekilde karşılaşılan bir türdür” ifadelerini kullandı.

2023 yılı itibarıyla DSÖ tarafından yayımlanan 2023 Küresel Tüberküloz Raporu’na göre, 2022 yılında dünya genelinde 7.5 milyon yeni tüberküloz vakası kaydedildiği, bu sayının 2023 yılında 8.2 milyona yükseldiği ifade edilmektedir. Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, “2023, DSÖ’nün 1995 yılında küresel tüberküloz izleme çalışmalarına başladığından bu yana bildirilen en yüksek vaka sayısının görüldüğü yıl olmuştur. Tüberküloz, COVID-19’u geride bırakarak yeniden en öldürücü bulaşıcı hastalık haline gelmiştir. Türkiye’deki tüberküloz vakalarında da benzer bir artış gözlemlenmektedir. Türkiye’nin Verem Savaş Raporu’na göre, 2019 yılında 11 bin 401 vaka kaydedilirken, COVID-19 pandemisinin etkisiyle 2020 yılında bu sayı 8 bin 925’e düşmüştür. DSÖ’nün 2023 raporuna göre ise, 2022 yılında Türkiye’den bildirilen yeni veya tekrarlayan vaka sayısı 9 bin 723 olmuştur” diye belirtti.

Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, kapalı ve kalabalık yerlerde çalışan ya da yaşayanların yüksek risk altında olduğunu vurgulayarak, risk altındaki grupları sıraladı. Sağlık çalışanları, hapishanelerde yaşayanlar, yaşlı bakımevleri ve huzurevlerinde kalanlar, toplu yerlerde yaşayanlar önemli risk grupları arasında yer almaktadır. Ayrıca bağışıklığı baskılanmış HIV/AIDS hastaları, organ nakli olan hastalar, kanser hastaları, yetersiz beslenenler, sosyo-ekonomik durumu düşük bireyler, sigara içenler ve madde bağımlıları da bu grupta yer almaktadır. Verem riski altında olan kişilerin düzenli sağlık kontrolleri yapmalarının ve koruyucu önlemler almasının çok önemli olduğunu kaydetti.

Akciğer tüberkülozunun en yaygın belirtisinin öksürük ve kanlı balgam olduğunu hatırlatan Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, “Ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, halsizlik ve yorgunluk gibi diğer belirtiler de sıkça görülmektedir. Tanı koymak için genellikle akciğer grafisi kullanılmaktadır. Bu grafide tipik akciğer röntgen bulguları ortaya çıkarmaktadır. Balgam kültüründe verem mikrobuna rastlanılması bu hastalığın tanısını koymak için yeterlidir. Balgam kültürü verem göstermeyen hastalardan ise çeşitli örnekler

En az 10 karakter gerekli