Çeşme, Türkiye’nin ünlü turistik ilçelerinden biri olarak, su ihtiyacını karşılayan önemli kaynaklardan biri olan Kutlu Aktaş Barajı’nda kritik bir su seviyesi sorunu yaşamaktadır. Kurak geçen kış ve ilkbahar aylarının ardından yaz mevsiminde de beklenen yağışların gelmemesi, barajın doluluk oranını olumsuz yönde etkilemiştir. Güncel verilere göre, barajda su seviyesi, alarm seviyelerine gerileyerek yüzde 4’e kadar düşmüştür. Özellikle yaz aylarında sıcak havanın etkisiyle su tüketiminin artması beklenirken, barajdaki su kaybının hızlanması endişe verici hale gelmiştir. Bu sorunu çözmek adına yetkililer, barajdaki suyun daha uzun süre kullanılabilmesi için birtakım tedbirler alacaklarını bildirmiştir. İlk olarak, 24 Şubat’ta saat 23:00 ile 25 Şubat sabahı 06:00 arasında planlı su kesintileri uygulanmıştır. Eğer bu uygulama yetersiz kalırsa, kesintilerin gündüz saatlerine kaydırılabileceği de belirtilmiştir.
Susuzluk probleminin en büyük nedeninin kuraklık olduğunu ifade eden esnaf Recep Okumuş, “Çeşme’de zaman zaman su kesintileri yaşanıyordu, ancak su asla bu kadar büyük bir sorun olmamıştı,” diyerek durumu eleştirmiştir. Okumuş, Çeşme isminin su bolluğundan geldiğini ve bu doğal kaynakların değerlendirilmediği için büyük bir kayıp yaşandığını vurgulamıştır. Bunun yanı sıra, Çeşme’nin zengin yer altı su kaynaklarına da dikkat çekerek, bu kaynaklardan çıkan sıcak ve soğuk suların boşa akmasının önlenmesi için Devlet Su İşleri ile iş birliği yapılmasının önemine değinmiştir. Ayrıca, su depolarının inşaatlarda zorunlu hale getirilmesi ve yağmur suyu toplama sistemlerinin teşvik edilmesi gerektiğine de işaret etmiştir.
İşletmecilerin dışarıda yaşanan su kesintilerinin turizmi olumsuz etkileyeceği konusunda uyarılarda bulunan esnaf Neşe Bayrak da, “Susuzluk her yerde olduğu gibi burada da bir tehdit oluşturuyor. Misafirler duş alırken endişeliyim,” diyerek büyük bir sorunun altını çizmiştir. Çeşme’de artan otel, motel ve pansiyon sayısından dolayı su tüketiminin arttığını belirten Bayrak, bunun Türkiye genelinde bir sorun olduğunu ama yerel yönetimlerin bu konuda daha fazla yatırım yapması gerektiğini savunmuştur. Bu kadar büyük bir tesisin bulunduğu bir bölgede altyapının yetersiz olduğunu ifade eden Bayrak, yağmur sularının akıp gitmesinin kabul edilemeyeceğini vurgulamıştır.
Berber Kadir Aydın ise yaz aylarında Çeşme’deki nüfus tarihsel olarak arttığı için su tüketiminin de sıklıkla yükseldiğini belirtmektedir. “Bu durum, yaz aylarında turizmle ilişkili olarak doğal bir sonuçtur,” diyen Aydın, su tasarrufunun önemine dikkat çekmiş ve halkın daha duyarlı olması gerektiğini vurgulamıştır. Aydın, berber dükkanında çalışan biri olarak, müşteriyle birlikte bir çözüm arayışında olduklarını, örneğin sahilde temizlenmek ya da duş almak için suyu tasarruflu kullanmaları gerektiğini önerdiklerini ifade etmiştir. Herkesin bu konuda dikkatli olması ve tasarruf konusunda bilinçli hareket etmesi gerektiğine inanırken, büyük işletmelerin özellikle su kaynağına karşı daha duyarlı olmaları gerektiğini eklemiştir.
Özetle, Çeşme’de yaşanan su sıkıntısının insani ve çevresel boyutlardan ele alınması gerektiği, yetkililerin ve halkın bu konuda iş birliği içinde hareket etmesinin şart olduğu gün gibi aşikardır. Turizm, tarım ve sakin yaşamın büyük rol oynadığı bu güzide bölgede, su en temel ihtiyaçtır ve bunun sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir.