Kanal İstanbul Raporu: ÇED Değerlendirmesi Reddi!
942 okunma

Kanal İstanbul Raporu: ÇED Değerlendirmesi Reddi!

ABONE OL
Eylül 22, 2025 10:00
Kanal İstanbul Raporu: ÇED Değerlendirmesi Reddi!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

ÇED Raporunda Ciddi Eleştiriler

Son günlerde gündemi oldukça meşgul eden Kanal İstanbul Projesi, çevresel ve sismik risklerin ciddi boyutlarda olduğunu ortaya koyan bir bilirkişi raporuyla gündeme geldi. Bu 400 sayfalık rapor, 19 profesör ve 1 doçent dahil olmak üzere 21 uzman bilirkişi tarafından hazırlandı. Rapor, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 17 Ocak 2020 tarihinde verilen 5774 sayılı ÇED Olumlu kararının dayanaksız olduğunu belirtmekte. Bilirkişi heyeti, projenin su kaynaklarına büyük zararlar verebileceği ve kültürel varlıkların yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.

ÇED Değerlendirmesi Yetersiz

Bilirkişi heyeti, ÇED dosyasının çevresel, jeolojik ve sosyal etkileri değerlendirmede eksik kaldığını belirtti. Rapor, projenin mekanik kazı ve nakliyat sürecine dair yapılan değerlendirmelerin yetersiz olduğunu ve mevcut raporun, konunun uzmanları tarafından hazırlanmadığı izlenimini verdiğini ifade etti. Özellikle, proje kapsamında planlanan barajların nüfus artışı karşısında su ihtiyacını karşılayamayacağı ve Küçükçekmece Lagünü gibi önemli su kaynaklarının geri dönülemez bir şekilde zarar göreceği kaydedildi.

Yerel Depremler ve Sismik Riskler

Rapor, Kanal İstanbul Projesi güzergahında yapılacak hafriyat ve inşaat faaliyetlerinin yerel depremlere yol açabileceği uyarısında bulundu. Mevcut örtü katmanının kaldırılmasıyla ortaya çıkacak 29 gömülü fay hattının, kanal suyu ile etkileşime girerek depremleri tetikleyebileceği belirtildi. Ayrıca, ÇED dosyasındaki verilerin yetersiz olduğu, zemin özellikleri ve sismik parametrelerin hatalı varsayımlara dayandığı ifade edilerek, büyük bir deprem durumunda kanal yapısının hasar görme ihtimalinin değerlendirilmediği vurgulandı.

Çevresel Etkilerin Yetersiz İncelemesi

Raporda hava kalitesi ölçümlerinin yetersiz olduğu, toz emisyonlarının toksik etkilerinin es geçildiği ve asbest riskinin göz ardı edildiği tespit edildi. Hafriyat ve nakliye süreçlerine dair hesaplamaların yapılmaması, deniz suyu ve biyolojik örneklemelerin temsil gücünün zayıf kalması da raporda eleştirildi. Bilirkişi heyeti, iklim değişikliği senaryalarının dikkate alınmadığını da kaydetti.

Kültürel Varlıklara Yönelik Koruma Planının Eksikliği

Raporda ayrıca, kanal güzergahında bulunan arkeolojik alanlar ve kültürel varlıklar için herhangi bir koruma planı sunulmadığı, alternatif öneriler geliştirilmediği belirtildi. Özellikle Mimar Sinan Köprüsü, Odabaşı Köprüsü, Rhegion antik kenti gibi tarihi yapılar için koruma önerisi sunulmamış olması büyük bir eksiklik olarak değerlendirildi. ÇED kararında, kanal nedeniyle su altında kalacak veya yıkılacak yapıların sayısı ve etkilenecek nüfus hakkında bilgi verilmemesi, kamulaştırma süreçleri ve proje maliyetine dair değerlendirmelerin de eksik olduğu raporda vurgulandı.

Sonuç ve Değerlendirme

Bilirkişi heyeti, Kanal İstanbul Projesi ile ilgili ÇED raporunun teknik ve bilimsel açıdan yetersiz ve eksik olduğu sonucuna vardı. Yapılan değerlendirmelerde doğal afetler, sismik riskler, ekosistem etkileri ve kültürel varlıkların korunmasına dair alınmış önlemler eksik kaldı. Bu durum, projenin çevresel sürdürülebilirliği konusunda ciddi endişeler doğurdu. Sonuç olarak, Kanal İstanbul Projesi’nin hem çevresel hem de kültürel açıdan büyük tehdit oluşturduğu ortaya konuldu.

En az 10 karakter gerekli