Olay, 24 Ocak Cuma günü saat 08.25 sıralarında İstanbul’un Kadıköy ilçesindeki tarihi Salı pazarında yaşandı. İtalyan şef Andrea Minguzzi ile eşi Yasemin Akıncılar’ın oğlu olan Mattia Ahmet Minguzzi, bisikletli bir grupla tartışma yaşadı. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, tartışma sırasında çevredekilerin araya girmesi üzerine grup dağılırken, Mattia Ahmet Minguzzi alışveriş yapmak üzere pazara gitmek üzere yola çıktı.
Pazarda alışveriş yaptığı esnada, tartıştığı gruptan olduğu öne sürülen B.B. isimli genç, Minguzzi’yi beş yerinden bıçakladı. Bu saldırı sırasında yanında bulunan diğer şüpheli U.B. ise yere düşen Minguzzi’ye tekme attı. İki şüphelinin saldırısı sonrasında ağır yaralanan Mattia, hastaneye kaldırıldı ancak 15 gün boyunca tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Olayla ilgili olarak, B.B. ve U.B. hakkında ‘çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan 18’er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Bu iki sanığın yanı sıra, o gün şüphelilerin yanında bulunan M.A.D. ve A.Ö. hakkında da ‘çocuğu kasten öldürmeye yardım’ suçundan iddianame hazırlandı. Bu dört sanık, Anadolu 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün ilk kez birlikte yargılanacak. Duruşmaya, baba Andrea Minguzzi, anne Yasemin Akıncılar, teyze Aylin Akıncılar İyiyazıcıoğlu ve ailenin avukatı da katıldı.
Duruşmaya katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Aradan geçen bu kadar aydan sonra ilk defa 4 tanık birlikte dinlenecek. Daha önce mahkemeye getirilmemiş olan tanıklar bugün buradalar. Bu dava, Türkiye’de çocukların nasıl korunamadığını, nasıl suçla karşı karşıya kaldıklarını gösteren çok emsal bir dava haline dönüştü. Çünkü bu davada deliller bile Ahmet Minguzzi’nin avukatları tarafından toplandı” ifadelerini kullandı.
Mahkeme, 17 Temmuz’daki bir önceki celsede verdiği ara kararla duruşmayı ertelemiş ve olay yerindeki semt pazarı esnafının tanık olarak dinlenmesine hükmetmişti. Bu durum, davanın seyrini büyük ölçüde etkileyebilir ve davanın aydınlatılması için önemli bir adım olabilir.
Bu olay, toplumda büyük yankı uyandırırken, özellikle çocukların güvenliği konusunda ciddi bir tartışma başlatmıştır. Dava süreci, yalnızca mağdur ailesi için değil, aynı zamanda toplumun güvenliği ve çocuk hakları açısından da önemlidir. Duruşmanın sonuçları, Türkiye’deki çocukların korunması için alınacak önlemlerin tartışılmasına zemin hazırlayabilir.
Olayın yaşandığı pazar yeri, insanların günlük yaşamlarına dair birçok hikaye barındıran bir mekandır. Ancak bu tür olaylar, toplumda endişe yaratmakta ve insanların güvenli hissetmesini zorlaştırmaktadır. Ülke genelinde artan benzer vakalar, çocukların ve gençlerin daha fazla korunması gerektiğine dair bir çağrı olarak algılanmalıdır.
Sonuç olarak, Kadıköy’de meydana gelen bu bıçaklı saldırı olayı ve devam eden dava, hem hukuki hem de toplumsal anlamda önemli bir dönüm noktasıdır. Davanın seyri, çocukların ve gençlerin korunması adına atılacak adımların belirlenmesi açısından kritik bir öneme sahiptir.