Pakistan’ı etkisi altına alan muson yağmurları sel ve yıldırım felaketlerine neden oldu. Kohat şehri, Khyber Pakhtunkhwa eyaletinde bir aileye ait su basan evde 11 kişinin hayatını kaybettiği trajik bir olay yaşandı. Nagarparkar ve Chachhro gibi şehirlerde de yıldırımın düşmesi sonucu toplamda 9 kişi hayatını kaybederken, Pencap eyaletine bağlı Rawalpindi kentinde ise elektrik çarpması sonucu 3 kişi yaşamını yitirdi. Ayrıca Chachhro’da 50’den fazla hayvan telef oldu. Yağışlar sonucu Sindh, Pencap, Belucistan ve Hayber Pakhtunkhwa bölgelerinde evlerde, dükkanlarda ve altyapıda büyük hasarlar meydana geldi.
Ulusal Afet Yönetim Ajansı (NDMA), farklı bölgelerde 200 milimetrenin üzerinde yağış beklendiğini duyurarak Karaçi kentinde sel tehlikesine karşı uyarılarda bulundu. Ayrıca NDMA, il afet yönetim yetkililerine ve diğer ilgili kurumlara olası durumlara karşı hazırlıklı olmaları konusunda çağrıda bulundu.
Pakistan Meteoroloji Dairesi, Keşmir, Malakand, Hazara ve Gujranwala Division bölgelerinde şiddetli yağış öngörülerinde bulundu. Bu durum, bölgedeki sakinlerin dikkatli olmalarını ve gerekli tedbirleri almalarını önemli kılmaktadır. Yağışların etkisinin azaltılması için gerekli önlemlerin alınması ve afet yönetimi ekiplerinin hazır bulunması gerekmektedir. Bu tür afet durumlarında hızlı müdahale ve koordinasyon önemli bir faktördür.
Ülke genelinde yaşanan sel ve yıldırım felaketleri, can kayıplarına ve maddi zararlara neden olmuştur. Etkili bir afet yönetimi ve acil durum planlaması, benzer felaketlerle başa çıkabilmek adına hayati bir öneme sahiptir. Toplumun bilinçlendirilmesi ve eğitilmesi de afetlere karşı dirençli bir toplum oluşturmak için gereklidir. Afetlerin etkilerinin en aza indirilmesi ve zararların en kısa sürede giderilmesi için tüm kesimlerin işbirliği içinde hareket etmesi önemlidir.
Sonuç olarak, Pakistan’da yaşanan sel ve yıldırım felaketi, ülkenin afet yönetimi yeteneklerini sınadığı bir dönem olmuştur. Bu tür doğal afetler karşısında birlik ve koordinasyon içinde hareket etmek, olası can kayıplarını ve hasarları en aza indirmek adına hayati önem taşımaktadır. Yaşanan felaketlerden ders çıkararak gelecekte benzer durumlara karşı daha hazırlıklı olmak gerekmektedir.