Assos’ta 1700 Yıllık Lazımlıklar Bulundu!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Assos Ören Yeri’nde Yapılan Kazılar: Geç Roma Dönemi’ne Ait Buluntular

Assos, Yunan şehir devletlerinin en güzel örneklerinden biri olarak gösterilen, 7 bin yıllık tarihi geçmişe sahip bir ören yeridir. Bu tarihi alan üzerinde yürütülen kazılar, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nurettin Arslan’ın liderliğinde gerçekleştiriliyor. Bu çalışma, yurt içi ve yurt dışından gelen toplam 25 kişi ile sürdürülmektedir. Kazıların bu yılki safhasında, kullanılmış ve atılmış 1700 yıllık lazımlıkların bulunması önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor.

Nymphaeum ve Çöplük Alanının Önemi

Prof. Dr. Arslan, kentin çöplük alanında devam eden çalışmalara dair bilgi verirken, burada ele geçirilen buluntuların büyük bir önem taşıdığını ifade etti. "Nymphaeum" olarak adlandırılan yapı, Agora’nın doğusunda yer almaktadır ve üst teraslarda konut alanları bulunmaktadır. Bu yapı çevresindeki boş alanlar, evlerde kullanılan çanak çömlekler ve diğer atıkların atıldığı bir çöp alanı olarak kullanılmıştır. Dolayısıyla, bu noktada bulunan çeşitli eserler, arkeolojik araştırmalar için kritik veri sağlamaktadır.

Her yıl bu alanda yapılan kazılarda elde edilen buluntular, uzmanlar tarafından restore edilmektedir. Prof. Dr. Arslan, bu yılki çalışmalarda pişmiş topraktan yapılmış lazımlıklar bulduklarını ve bunların bir kısmının hala kullanılabilir durumda olduğunu vurgulamıştır. Bu buluntular, günlük yaşam ve alışkanlıklara dair önemli ipuçları sunmaktadır.

Çöplük Alanının Arkeolojik Değeri

Arslan, çöplüklerin evlerdeki günlük yaşamı aydınlatmak açısından son derece değerli arkeolojik veriler sunduğunu belirtti. Her yıl bu çöplükten yeni buluntular değerlendirilmekte ve bu eserlerin restorasyon, onarım, tanım ve tarihleme süreçleri gerçekleştirilmektedir. Bulunan eserlerin çoğunun kırık olması, insanların bu nesneleri çöpe atmış olmalarının sebeplerinden biridir. Ancak, sistematik çalışma ile elde edilen kırık parçalar bir araya getirilerek, araştırmalar ilerletilmektedir.

Kırık parçaların istatistikleri yapıldıktan sonra bir araya getirilme işlemleri de gerçekleştirilmekte. Böylece, bu kapların ne kadar bulunduğu hakkında da bilgi edinilmektedir. Kazıların sonucunda ortaya çıkan eserler genellikle M.Ö. 2-4. yüzyıllara ait olduğu belirlenmiştir. Bu buluntular, günümüzden yaklaşık 1700 yıl önce kullanıldığını göstermektedir.

Kazılar, yalnızca buluntuların ortaya çıkarılması ile sınırlı kalmayıp, aynı zamanda arkeolojik yöntemin ve uygulamaların geliştirilmesine de katkı sağlamaktadır. Assos gibi tarihi bir alanda yürütülen bu tür çalışmalar, insanlık tarihine ışık tutmakta ve günümüz insanına geçmişle olan bağlarını anlaması için değerli bilgiler sunmaktadır.

Sonuç olarak, Assos Ören Yeri’nde yapılan kazılar, hem yerel hem uluslararası ölçekte önemli bir araştırma sürecini temsil etmekte olup, arkeolojik bulguların gün yüzüne çıkarılması, tarihsel sosyal yapıların anlaşılmasına büyük katkı sağlamaktadır. Prof. Dr. Nurettin Arslan ve ekibi, bu konuda yaptığı sistemli çalışmalarla Assos’un 1700 yıl öncesine ait günlük yaşamına dair değerli verileri günümüze taşımaktadır.