Altay ve Çoruhlu FK Bahis Kriziyle Mücadele Ediyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

3’üncü Lig 4’üncü Grup’ta geçen hafta evinde Alanya 1221 FSK’yi 2-0 mağlup eden Altay, bu galibiyetle 9 puana ulaşıp düşme hattından averajla kurtularak 12’nci sıraya yerleşti. Yarını, aynı puanla bir basamak altında bulunan İzmir Çorulu FK’nın konuğu olarak geçirecek. Bornova Aziz Kocaoğlu Stadı’nda gerçekleşecek bu 13’üncü hafta mücadelesi, saat 17.00’de başlayacak. Siyah-beyazlı ekip, üst üste aldığı iki galibiyetin ardından tehlikeli bölgeden uzaklaşma hedefinde. Bu mücadele, Altay açısından son derece kritik bir önem taşıyor.

Ancak, Altay ekibi bazı sıkıntılarla karşı karşıya. Hafta başında bahis soruşturması kapsamında tedbirli olarak disiplin kuruluna sevk edilen Efe Pehlivan ile Salih Oktay, bu önemli maçta forma giyemeyecekler. Diğer yandan, İzmir Çorulu FK ise benzer bir durumla mücadele ediyor ve aynı nedenle 14 oyuncusunu kadrosunda bulunduramayacak. Bu süreç zarfında Altay’da toplam 10, İzmir Çorulu FK’da ise 24 oyuncunun bahis soruşturmasına karıştığı bildirildi. Tabii ki, Altay transfer yasağı nedeniyle kadrosuna oyuncu takviyesi yapamazken, İzmir Çorulu FK, amatör oyuncuları kadrosuna katarak çözüm arayışında.

İzmir Çorulu FK ise bahis soruşturmasıyla ilgili ciddi endişelerini dile getiren bir yazılı açıklama yaptı. Kulüp, “Son dönemde yaşanan bahis soruşturmasının ardından 24 oyuncumuzun birden sahalardan uzaklaştırılması, kulübümüzü benzeri görülmemiş bir krizin içine sürüklemiştir” ifadeleriyle başlayan bir bildiri yayımladı. Açıklamanın devamında, kulübün yaptığı yatırımların, sezon planlamalarının ve oyuncu gelişim programlarının bu olay nedeniyle tamamen bozulduğuna dikkat çekilerek, yalnızca bu durum yüzünden 100 milyon TL’lik bir kaybın yaşandığı vurgulandı. Kulüp, bu yaşananların sadece İzmir Çorulu FK’nın sorunu değil, Türk futbolundaki tüm kulüplerin karşılaşabileceği yapısal bir sorun olduğunu belirtti.

Açıklamada ayrıca, uygulanan yaptırımların zamanlaması, yöntemi ve genişliğinin, kulüplerin ayakta kalma mücadelesini hiçe saydığı ve sportif dengenin tamamen bozulmasına yol açan ağır sonuçlar doğurduğu dile getirildi. Çorulu FK’nın yaşadığı bu büyük sarsıntının ardından, yalnızca 3 gün sonra resmi bir maça çıkmak zorunda bırakılmasının kabul edilemez olduğu ifade edildi. Bu şartlarda bir kulübün teknik, fiziksel ve psikolojik olarak maça hazırlanmasının imkansız olduğuna vurgu yapıldı. Kadro bütünlüğünün parçalanmasının ve planlamanın çökmesi dolayısıyla, hazırlık süreçleri bozulmamış ve tam kadro çalışan takımlarla aynı şartlarda rekabet edilmesinin beklenemeyeceği belirtildi. Sonuç olarak, bu durumun sportif adaletle bağdaşmadığı ve futbolun eşitlik ilkesine açıkça zarar verdiği ifade edildi.