Ankara’da Antik Roma Tiyatrosu’nda Tarih Fısıldıyor!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı tarafından yürütülen kazı çalışmaları, Antik Roma Tiyatrosu ve çevresindeki Arkeopark Alanı’nda 2022 yılında başlamıştır. Bu yılki kazılar, 28 Haziran’da 13 işçi ve 2 arkeolog ile birlikte devam etmektedir. Çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alınan izinle Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğü tarafından yönetilmektedir.

Kazıların sonuçları, Osmanlı Dönemi’ne ait bir hamam yapısının keşfiyle dikkat çekmektedir. Bulunan hamamın ön kısmında yer alan debbağhane (tabakhane) yapı ise, dönemin dericilik faaliyetlerine ışık tutmaktadır. Hamam yapısının mimarisi, soğukluk, ılıklık, sıcaklık bölümleriyle birlikte, sarnıç bölgesi de simetrik bir şekilde dizayn edilmiştir. Bu yapı, 2026 yılına kadar tamamlanması hedeflenen büyük bir projenin parçası olarak, Ankara’nın kültürel mirasına kazandırılacaktır.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdür Yardımcısı Umut Alagöz, bu yılki kazılarda hem Osmanlı hamamının tüm bölümlerinin açığa çıkarıldığını hem de bölgenin tarihi önemine vurgu yapmaktadır. Alagöz, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde buranın merkezi bir yer tuttuğunu, aynı zamanda Hatip Çayı’nın yanındaki dericilik faaliyetlerinin geliştiğini ifade etmektedir. Hamam yapısının, bu dönemde faaliyet gösteren dericilere ait olduğunu düşünmektedir.

Milattan sonra 12. yüzyılda Selçuklu Dönemi’nin burada yaygınlaşması ve ahilik teşkilatının sosyal yapısı, kazı bulgularıyla da desteklenmektedir. Alagöz, hamamın bir debbağhane olarak işlevsellik kazandığını ve o dönemde dericilikle uğraşan tüccarların bu yapıyı kullandığını belirtmektedir. Bu durum, arkeolojik kazılar sayesinde ortaya konulmaktadır.

Kazıların bir diğer önemli bulgusu, hamam mimarisinin Roma yapılarıyla olan benzerliğidir. Alagöz, 2024 yılı çalışmaları sırasında hamamın tam planıyla ilk kez görüldüğünü dile getirmekte ve Roma’dan Bizans’a, oradan da Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine uzanan simetrik planlı odaların, hamam yapısında yer aldığını vurgulamaktadır. Bu simetrik dizilim, bölgedeki diğer tarihi yapıların mimarisinde de görülen bir özellik olarak, geçmişin izlerini gün yüzüne çıkarmaktadır.

Ankara’da önemli bir kültürel miras olarak kabul edilen bu Osmanlı Dönemi hamam yapısının, hem görsel anlamda hem de kültürel açıdan şehre katkı sağlaması beklenmektedir. Hem Roma Tiyatrosu hem de çevresindeki Arkeopark projesinin önemli bir parçası olarak görülen bu bulgular, kentin tarihine ve kültürel yapısına derin bir anlam katacaktır. Alagöz, bu yapıların, Ankara’nın yerli ve yabancı turistleri çekme potansiyelini artıracağını ifade etmektedir. Dolayısıyla, bu tür kazı çalışmaları sayesinde Ankara’nın tarihi geçmişine ışık tutulmakta ve bölgenin tarihsel önemi bir kez daha gözler önüne serilmektedir.