11 Nisan 2025 Cuma
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uzman ekiplerinin son gelişmeleri, Türkiye’nin tarihi mirasıyla ilgili önemli bir başarıyı beraberinde getirdi. Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan J. Paul Getty Müzesi’nde sergilenen M.Ö. 530 yılına tarihlenen bronz sedirin Anadolu kökenli olduğunu kanıtlanmasının ardından, bu değerli tarihi eser dün ülkemize iade edildi. Yaklaşık 2600 yıllık olan bu eser, Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü tarafından teslim alındı.
Eserin geçmişi, 1980’li yıllara kadar uzanmaktadır. Manisa yakınlarında bir mezardan kaçak kazı yapılarak çıkarılan bronz sedir, kaçak yollarla yurt dışına çıkartılmıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü’nün uzman ekipleri, bu tarihi eserin bulunduğu kargoyu açtı ve gerekli incelemeleri başlattı. Eserin, yapısal özellikleri göz önünde bulundurulduğunda, müzede sergilenmesi planlanmaktadır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı’nın uzman restoratörü Deniz Nurcan, eserle ilgili detayları paylaşırken, “Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Getty Müzesi’nin ortak yürüttüğü çalışma sonucunda, ülkemize getirilen bir eserimiz daha” dedi. Nurcan, bronz sedirin nadir türlerinden biri olduğunu vurgulayarak, eserin bir ‘Kline’ olarak adlandırıldığını belirtti. Genellikle taş ve ahşap malzemeden üretilen Kline’lerin bu örneği, bronzdan yapılmasıyla dikkat çekiyor. Eserin demir iskelet üzerine bakır ve bronz örgülerle üretildiği, döküm bronz ayaklarla desteklendiği ifade edildi.
Bronz sedirin, oturmak için kullanılan bir alan olarak tasarlandığı ve üzerinde keten parçalarının bulunduğu kaydedildi. Deniz Nurcan, eserin 1980’li yıllarda yurt dışına kaçırıldığını bildiklerini ve Türk arkeologları ile Getty Müzesi uzmanlarının ortak çalışmaları sonucunda, kazı alanında elde edilen bronz ve ahşap örnekleri ile sedirin üzerindeki keten parçalarının eşleştirildiğini açıkladı. Bu eşleştirmenin, eserin kültürel kimliğinin belirlenmesine yardımcı olduğunu ifade etti.
Nurcan, Getty Müzesi uzmanlarının kendilerine çok detaylı bir rapor gönderdiklerini aktardı. Bu rapor doğrultusunda, eserin belgelenmesi ve analize tabi tutulması için işlemlere başlanacağını belirtti. Eserin yurt dışına çıkmasının ardından ülkenin çeşitli koşullarına maruz kaldığından, mevcut durumu ile karşılaştırma yapılmasının önemli olduğunu vurguladı. Bunun ardından konservasyon yöntemlerinin belirlenerek eserin sergilenme sürecine hazırlanacağı ifade edildi.
Sonuç olarak, bronz sedirin iade süreci Türkiye için tarihi bir kazanımdır. Kültürel mirasın korunması ve geçmişin izlerinin sürdürülmesi adına atılan bu adımlar, ülkemizin zengin tarihinin geleceğe taşınmasında kritik bir rol oynamaktadır. İade edilen bu eser, sadece geçmişe ışık tutmakla kalmayıp, aynı zamanda uluslararası iş birliklerinin de önemini ortaya koymaktadır.