Emeklilerin yaşadığı zorluklar üzerine dikkat çekilen bir etkinlikte, katılımcılar sık sık şu sloganları haykırdı: “İnsanca yaşamak istiyoruz, Direne direne kazanacağız, Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz, Saraya değil emekliye bütçe.” Bu sloganlar, emeklilerin maddi sıkıntılarına ve yaşama koşullarına yönelik bir tepki niteliği taşıyor.
Etkinlikte konuşan Adnan Kaya, emekli aylıklarının günümüzde içinde bulunduğu durumu eleştirdi. Kaya, emekli aylıklarının asgari ücretin altında kaldığını ve bu durumun emeklileri ek bir gelir kaynağı sağlamaya zorladığını ifade etti. “Bugün milyonlarca emekli, geçim ücreti olamayan asgari ücretin çok altında bir gelirle yaşamaya mecbur bırakılıyor.” diyerek mevcut sistemdeki adaletsizliklere vurgu yaptı. Ayrıca 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle birlikte emekli aylıklarının bağlama oranlarının düşürülmesinin, emeklilerin ciddi gelir kaybına uğramasına yol açtığını belirtti. Kaya, en düşük emekli aylığının 14.469 TL ile asgari ücretin yüzde 34,5 altına düştüğüne ve alım gücünün ilk dört ayda 12.536 TL’ye gerilediğine dikkat çekti.
Kaya, 2018 yılından beri uygulanan bayram ikramiyesinin zamanla değer kaybettiğini söyledi. Disk-ar verilerine göre, 2025 yılı itibarıyla emeklilerin bayram ikramiyesinde toplam 20 bin TL’lik bir kaybı olduğunu belirtti. “Eğer bayram ikramiyesi asgari ücrete endekslenmiş olsaydı, bir bayram için en az 13.793 TL olmalıydı.” diyerek mevcut durumun yetersizliğine işaret etti.
Adnan Kaya, ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin Emekli-Sen’in kapatılmasına yönelik kararını da sert bir dille eleştirdi. “Bu karar hukuksuzdur ve emeklilerin anayasal örgütlenme hakkına açık bir müdahaledir.” diyerek emeklilerin sendikal haklarının tanınmasının gerekliliğini dile getirdi. Eğitimde engellenemeyen bu hakkın, toplumsal mücadelenin önemli bir parçası olduğunu ifade etti.
Kaya, emeklilerin yaşadığı sorunların çözümüne yönelik taleplerini de sıraladı. Bunlar arasında en düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesine çekilmesi, bu tutarın kök aylık olarak kabul edilmesi, aylık bağlama oranlarının ve güncelleme katsayılarının artırılması, kapsamlı bir intibak düzenlemesinin yapılması, bayram ikramiyelerinin yılda dört kez ve en az birer aylık tutarında verilmesi gibi hususlar yer aldı. Ayrıca emeklilikte yaş adaleti için kademeli geçiş sisteminin uygulanması ve emeklilerin sendika kurma hakkının tanınması gerektiğini vurguladı.
Bu çağrılar, emeklilerin yaşadığı ekonomik sıkıntıların aşılması ve daha yaşanabilir bir yaşam standardına ulaşmaları adına önem taşıyor. Emeklilerin taleplerinin karşılanması, sosyal adaletin sağlanması açısından da görev olarak önümüzde duruyor.