Göz Sağlığında Lazer Uygulamaları: Derin Etkiler!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Safiye Yılmaz, hastanede gerçekleştirdiği çalışmalarda lazer uygulamalarının yalnızca tıbbi etkileri değil, aynı zamanda sosyal ve psikolojik etkileri hakkında da önemli bilgiler sunuyor. Özellikle excimer lazer uygulamalarının, korneanın yeniden şekillendirilmesini sağlayarak gözlük ya da lens ihtiyacını azaltmayı amaçladığını belirtiyor. Ancak Prof. Dr. Yılmaz’a göre, bu konu yalnızca bir teknik müdahale olarak ele alınmamalıdır.

Prof. Dr. Yılmaz, birçok hastanın bu işlemi sadece gözlükten kurtulma olarak düşündüğünü, ancak süreçte daha derin boyutların bulunduğunu ifade ediyor. Örneğin, net görmenin öneminin vurgulanması gerektiğini; bir çocuğun tahtayı rahatça seçebilmesi, bir çalışanın ekran başında daha az yorulması veya gece araç kullanırken kendini güvende hissedebilmesi gibi unsurların bu süreci etkilediğine dikkat çekiyor. Ayrıca gözlükten kurtulmanın, bazı bireyler için görünüş ve özgüven meselesi olarak algılandığını da dile getiriyor.

Bireylerin göz yapısının farklılık göstermesi nedeniyle, excimer lazer uygulamalarında standart bir prosedür yerine kişiye özel planlamaların yapıldığını vurgulayan Prof. Dr. Yılmaz, bu süreçte tanı sistemlerinin gelişmiş olmasının önemine de değiniyor. “Öncelikle gözün yapısını çok detaylı biçimde analiz ediyoruz. Korneanın kalınlığı, eğimi, epitel haritası, gözyaşı kalitesi gibi unsurlar bizim için belirleyici faktörlerden biridir,” diyor. Ayrıca uygun olmayan hastaları açıkça bilgilendirmenin gerekliliğinin altını çiziyor ve her kırma kusuruna lazer uygulanabilir şeklinde genel bir kuralın olmadığını vurguluyor.

Prof. Dr. Safiye Yılmaz, 1997 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Yurtdışında edindiği deneyimlerin onun klinik pratiğinde önemli bir yer tuttuğunu belirten Yılmaz, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’da çeşitli göz kliniklerinde gözlemcilik yaparak akademik çalışmalar önermiştir. 2014 yılından bu yana ise Ata Sağlık Hastanesi’nde görev almaktadır.

“BİR TEKNOLOJİYİ UYGULAMAK DEĞİL, ONU DOĞRU HASTA GRUBUYLA BULUŞTURMAK ÖNEMLİ”

Prof. Dr. Yılmaz, lazer teknolojisinin tıpta uzun süredir kullanıldığını, ancak esas meselenin doğru hasta seçimi olduğunu vurgulamaktadır. Hastaların sosyal medyada gördükleri yöntemlerin kendilerine uygun olduğunu düşündüğünü belirten Yılmaz, “Oysa ki bu tedaviler kişiselleştirilmiş müdahalelerdir. Her göz, her lazer işlemine uygun olmayabilir. Bizim işimiz, o çizgiyi iyi çizebilmek” diyerek sürecin hekim gözetiminde dikkatle yürütülmesi gerektiğini belirtiyor.

Sonuç olarak, lazer uygulamaları göz sağlığı için önemli bir tedavi yöntemi olmakla birlikte, bireylerin ihtiyaç ve yapısına göre profesyonel bir yaklaşım gerektirmektedir. Bu bağlamda, Prof. Dr. Yılmaz’ın vurguladığı gibi, bu süreçte hastaların bilinçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır.