İmamoğlu’ndan Cezaevinde Nazım Hikmet Mesajı!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“`html

Silivri’de tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, doğum gününde ünlü şair Nazım Hikmet’in “Karıma Mektup” adlı şiirini okuduğunu sosyal medya üzerinden paylaştı. Bilindiği gibi, Ekrem İmamoğlu, siyasi içerikli bir tutukluluk süreci ile karşı karşıya kalmış ve bu durum, kamuoyunda geniş yankı bulmuştur. Genellikle mücadeleci duruşuyla tanınan İmamoğlu’nun, kendisine özgü biçimde toplumun dikkatini çekmek amacıyla kültürel ve edebi mesajlar vermeye devam etmesi dikkat çekici bir tavırdır.

Ekrem İmamoğlu, sosyal medya platformu X üzerinde, CHP’nin Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi hesabı aracılığıyla, yaşadığı anlara dair bir video paylaştı. Videonun altında, “Silivri Cezaevi’nden memleket şairi Nazım Hikmet’e saygı ve özlemle…” notunu düştü. Bu paylaşım, onun hem sanata olan bağlılığını hem de içinde bulunduğu durum karşısındaki azmini gözler önüne sermektedir.

“Bir tanem! Son mektubunda: ‘Başım sızlıyor yüreğim sersem! ‘ diyorsun. ‘Seni asarlarsa seni kaybedersem; diyorsun; ‘yaşayamam! ‘ Yaşarsın karıcığım, kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda; yaşarsın kalbimin kızıl saçlı bacısı en fazla bir yıl sürer yirminci asırlarda ölüm acısı.”
Şiirin bu kısmı, Nazım Hikmet’in sevgisini ve kaybetme korkusunu yansıtan duygusal bir ifade olarak öne çıkıyor. Şairin bu sözleri, İmamoğlu’nun içinde bulunduğu karamsar durumu ve aynı zamanda sevgi dolu hatıraları öne çıkarıyor.

Şiirde, “Ölüm bir ipte sallanan bir ölü. Bu ölüme bir türlü razı olmuyor gönlüm.” sözleri, insanın ölüm karşısındaki çaresizliğini ifade ederken, İmamoğlu’nun tutukluluk sürecinin yarattığı duygu durumunu da yansıtıyor. Hapsedilmenin getirdiği yalnızlık hissi, hem bireysel hem de toplumsal bir eleştiri olarak okunabilir. İmamoğlu, bu tür paylaşımlar aracılığıyla, toplumla olan bağını güçlendirme yolunu tercih ediyor gibi görünüyor.

Şiirin bir başka bölümünde, “Fakat emin ol ki sevgilim; zavallı bir çingenenin kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli geçirecekse eğer ipi boğazıma, mavi gözlerimde korkuyu görmek için boşuna bakacaklar Nazıma!” ifadesi, dayanıklılığı ve cesareti simgeler. Bu durum, İmamoğlu’nun kişisel mücadelesini temsil etmekte ve aynı zamanda halkın da içinde bulunduğu zor koşullara bir gönderme yapmaktadır. Bu bölümler, İmamoğlu’nun gençliğindeki idealler ile bugünkü durumu arasında kurduğu bağları gözler önüne seriyor.

Son olarak, “Haydi bunlara boş ver. Bunlar uzak bir ihtimal. Paran varsa eğer bana fanila bir don al, tuttu bacağımın siyatik ağrısı. Ve unutma ki daima iyi şeyler düşünmeli bir mahpusun karısı.” dizeleri, şairin hicivli ve esprili bir şekilde hayata dair umut dolu düşüncelerini ifade etmektedir. Ekrem İmamoğlu, bu paylaşımında, hem kişisel hem de toplumsal bir dayanışma mesajı vermekte ve halkına ve sevdiklerine umut aşılamaya devam etmektedir. Böylece, zorlu şartlar altında bile aydınlık bir gelecek için umut beslemenin önemine vurgu yapıyor, güçlenerek çıkacağını belirtiyor.

“`