İşçilerden Grev: Adalet ve Demokrasi Talepleri
901 okunma

İşçilerden Grev: Adalet ve Demokrasi Talepleri

ABONE OL
Mart 28, 2025 12:22
İşçilerden Grev: Adalet ve Demokrasi Talepleri
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) bugün, tüm ülkede yarım gün iş bıraktı. İzmir’de de DİSK’e bağlı çeşitli kurumlarda çalışan işçiler greve katıldı. Saat 13.00’te Cumhuriyet Meydanı’nda binlerce işçi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması kararını protesto etmek için toplandı. Bu eyleme Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir üyeleri, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi kamu emekçileri ve çeşitli siyasi partilerin temsilcileri de katıldı. Protestoculardan bazıları, üniversitelerde eylem yapan öğrencilere katılarak ‘İşçiler gençlik el ele, genel greve’ şeklinde slogan attı.

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, protestolardaki konuşmasında işçilerin ve emekçilerin karşı karşıya olduğu sorunları detaylı bir şekilde aktardı. Sarı, ülke genelinde milyonların alım gücünün hızla düştüğüne, gelir dağılımındaki adaletsizliğin arttığına vurgu yaptı. “Halkın çok büyük bir bölümü, asgari ücretle yaşamaya mahkûm edilirken, küçük bir azınlık servetine servet katmaya devam ediyor.” diyerek durumu eleştirdi.

Memiş Sarı, geliri ve vergiyi etkileyen bu adaletsizliklerin ülkenin genelinde de eşitsizlik yarattığını belirtti. “Hapishaneler, bir yıl önce seçim kazanan siyasetçiler, işçilerin haklarını savunan sendikacılar, gerçeklerin peşinden koşan gazeteciler ve itiraz eden yurttaşlarla dolu.” sözleriyle mevcut durumun trajedisini gözler önüne serdi. Sarı, geçtiğimiz yıl aynı dönemde herhangi bir suç isnadı bulunmadığı için aday olabilen yüzlerce belediye başkanının ve meclis üyesinin görevden alındığını veya tutuklandığını vurguladı.

Sarı, bu süreç içinde iktidarın seçim kaybettiği yerlerden sürekli olarak soruşturmalar, gözaltılar ve tutuklamalar geldiğini belirtti. “Halk desteklerini yitirenler, siyasi rakiplerine yönelik hukuk dışı bir operasyon süreci işletiyor. Buna itiraz eden işçiler, gençler, emekçiler, kadınlar ve gazeteciler tutuklanıyor.” dedi. Ayrıca, anayasal toplanma ve gösteri yürüyüşü hakkının da kısıtlandığını dile getirdi.

Grevin ve protestoların gerekliliğine vurgu yapan Sarı, bu gibi hakların olmadığı bir ortamda demokrasi ve cumhuriyetin varlığından söz edilemeyeceğini belirtti. “Demokrasi ve Cumhuriyet, hangi siyasi görüşten olursa olsun, tüm işçilerin, emekçilerin, emeklilerin kırmızı çizgisidir.” diyerek bu hakların korunmasının önemine değindi. Seçme ve seçilme hakkının gerilediği bir ortamda, ülkelerinin yalnızca kendileri ve bir avuç ayrımcılara hizmet ettiğini savundu.

Sarı, yoksulluk, işsizlik ve adaletsizliğin büyüdüğünü belirterek toplumun geleceğinin tehlikede olduğunu ifade etti. “Tehlikede olan tutuklanan siyasetçiler değil, soframızdaki ekmektir. 85 milyon insanıyla bu ülkede tehlike altında olan demokrasidir, cumhuriyettir.” dedi. Ayrıca, tek kişinin sözlerinin ferman sayıldığı, kimsenin karşısına aday çıkamadığı bir düzenin büyük bir tehdit oluşturduğunu dikkat çekti.

Son olarak,Memiş Sarı, demokratik değerlere sahip çıkmanın herkesin ortak görevi olduğunu vurgulayarak, “Halktan büyük bir güç yoktur. Egemenlik kayıtsız şartsız millettir!” diyerek dinleyicilere ses

En az 10 karakter gerekli