İzmir Demokrasi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Park ve Bahçe Bitkileri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Cenk Küçükyumuk, İzmir’deki park bahçelerde yılda 5 milyon metreküp su kullanıldığını ifade etti. Bu durumun, park bahçelerde en az bir orta ölçekli baraj hacmi kadar su tüketiminde olduğu anlamına geldiğini vurguladı. Prof. Dr. Küçükyumuk, park bahçelerde kurakçıl peyzaja geçiş yapılması, sulama suyunun miktarının ölçülerek verilmesi ve bitkilerin bölgenin iklim koşullarına uygun şekilde seçilmesi gerektiğini belirtti. Bu uygulamaların yaklaşık olarak yüzde 50 oranında su tasarrufu sağlayabileceğini anlattı.
Kuraklık ve azalan yağışların ardından, su kaynaklarının tükenme noktasına geldiği ve planlı su kesintilerine gidilen İzmir’de, yapılan sulamalar dikkat çekmekte. Prof. Dr. Küçükyumuk, küresel iklim değişikliği nedeniyle Türkiye genelinde, özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi dışında yağışların azaldığını belirtti. Yağış miktarının azalmasıyla birlikte su kaynaklarının da olumsuz etkilendiğini ifade eden Küçükyumuk, İzmir’de son iki yılda yağışların yaklaşık yüzde 30 oranında düştüğünü ve bu durumun su kaynaklarını ciddi şekilde olumsuz etkilediğini söyledi.
Bölgede su tasarrufuna yönelik seferberlik gerektiğini vurgulayan Küçükyumuk, tarım, sanayi, evsel alanlar ve artan sayıda park bahçelerde tasarruf yapılmasının önemine dikkat çekti. Son yıllarda su tasarrufu sağlayan damla sulama sistemlerinin kullanım oranının yükseldiğini belirtse de, bu sistemlerde de suyun ölçülerek verilmediğini ifade etti. Prof. Dr. Küçükyumuk, “Üretici bazında veya park bahçelerde su, ölçülmeden verildiği zaman eski yöntemle aynı miktarlarda sulama yapılmaya devam ediliyor. Bu sebeple hem tarımsal üretimde hem de park ve bahçelerde suyun ölçülecek şekilde verilmesi gerekmekte” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Küçükyumuk, park bahçelerde kullanılan su miktarının büyük olduğunu belirterek, bu alanların azaltılamayacağını çünkü İzmir gibi büyükşehirlerdeki insanların huzur bulduğu yerler olduğunu belirtti. Ancak kullanılacak bitki desenlerinde görselliğin ön planda olduğunu, bitkilerin su tüketim miktarlarının genellikle dikkate alınmadığını ifade etti. Küçükyumuk, kurakçıl peyzaj uygulamalarının Türkiye genelinde son yıllarda yaygınlaşmaya başladığını ve Ekim 2025 yılında bu uygulamalarla ilgili yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayınlanacağını dile getirdi.
Yönetmelikle birlikte, park ve bahçelerde hangi bitkilerin kullanılacağı, ve hangi bitkilerin bölgenin iklim koşullarına uygun olduğu gibi konulara dikkat çekileceğini anlatan Küçükyumuk, kuraklığa ve tuzluluğa dayanıklı, az su tüketen bitkilerin tercih edilmesinin önemini vurguladı. Ayrıca çim alanlarının özellikle park bahçelerde azaltılmasının önemine de değindi; çünkü çim, en çok su tüketen bitkilerden biri. Bu nedenle, acilen kurakçıl peyzaja geçiş yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Son olarak, park bahçelerdeki sulamanın geçmişte pek önemsenmediğini dile getiren Küçükyumuk, park bahçelerinin sayısı arttıkça sulama suyunun miktarının kaydedilmeye başlandığını belirtti. Artık suyu ölçerek vermek ve bitkileri ona göre seçmek gerektiğini vurguladı. Kurakçıl peyzaj uygulamalarının hayata geçmesi ve sulama suyunun ölçülerek kullanılması durumunda, park bahçelerde yaklaşık yüzde 50 oranında su tasarrufu sağlanabileceğini belirtti. Ayrıca mevcut su kaynakları yerine arıtılmış atık su kullanımının da su kaynakları üzerindeki baskıyı azaltacağını ifade etti.
1
Bornova’da Uyuşturucu Operasyonu: 5 Kg Metamfetamin!
3207 kez okundu
2
Kültürpark’a Yeni Yıl Hediyesi: 8 Ağaç Daha!
3121 kez okundu
3
Baba Oğul Arasında Kanlı Tartışma: 1 Ölü!
2811 kez okundu
4
Grafiti Şenliği ile Buca’da Görsel Şölen
2811 kez okundu
5
16 Yaşında Suç Makinesi, Kovalama ile Yakalandı!
2709 kez okundu