İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, geçmiş dönemde imzalanan toplu sözleşme süreciyle ilgili olarak Belediye-İş Sendikası tarafından ortaya atılan iddialara cevap verdi. Belediye-İş Sendikası’nın, “Bu sözleşmeye imza, yerel seçim öncesi Sayın Tugay’ın bilgisi, işveren sendikasının onayıyla atılmıştır” yönündeki beyanları, Başkan Tugay tarafından kesin bir dille yalanlandı. Tugay, yaptığı açıklamada, söz konusu iddiaların gerçeği yansıtmadığını vurguladı.
Tugay, açıklamalarında şunları ifade etti: “Seçim sürecinde Belediye-İş Sendikası yöneticileri tarafından şahsen görüşmeye davet edildim. Bu görüşmede, seçim öncesi grev kararı alınmasını doğru bulmadığımı açıkça ifade ettim. Kendilerine, seçimin ardından bir araya gelerek tüm sorunları çözebileceğimizi söyledim.” Bu ifadeler, Tugay’ın süreçle ilgili görüşlerini net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Başkan Tugay, bu sürecin ardından, yüzde 67 oranında zam ve her altı ayda bir yüksek oranlı artışları içeren bir toplu iş sözleşmesinin imzalanmasıyla ilgili olarak hiçbir bilgilendirme almadığını ve bu anlaşmanın altında kendi onayı veya bilgisi olmadan bir imza atıldığını ifade etti. Tugay, bu durumu ise oldukça eleştirel bir şekilde değerlendirerek, “Bu durumun sorumluluğu tamamen önceki döneme, o dönemin belediye başkanına aittir.” dedi.
Başkan Tugay, geçmişteki anlaşmaların kendisi ile ilişkilendirilmesinin haksız bir durum olduğunu belirtirken, “Bu sorumsuz yaklaşımın faturasını bugün bana çıkarmaya çalışmak, en hafif tabiriyle nezaketsizliktir.” ifadelerini kullandı. Bu sözler, Tugay’ın geçmiş dönemdeki idareyi eleştirdiği, buna karşılık kendisinin sorumlu tutulmasını kabul etmediğine işaret etmektedir.
Halkın emekçilerinin haklarını savunmanın öneminin altını çizen Tugay, bunun yanı sıra kurumun mali sürdürülebilirliğini de göz önünde bulundurmak gerektiğini belirtti. “Emekçilerin hakkını savunmak ile kurumu mali olarak sürdürülebilir bir yapıda tutmak arasında denge gözetilmelidir.” diyerek, bu dengenin sağlanması için üstüne düşen her türlü sorumluluğu almaya hazır olduğunu ifade etti. Ancak geçmişte yapılan hataların yükünü taşımayı kabul etmeyeceğini de yineledi.
Başkanlığın sorumluluk yapısı ve olağanüstü dönemlerde yapılan anlaşmaların yönetimi konusundaki bu açıklamalar, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan süreçlerin daha iyi anlaşılmasına olanak tanımaktadır. Tugay’ın geleceğe dönük yapıcı bir yaklaşım içinde olmayı ve sorunları çözmeyi hedeflediği belirtilmektedir. Yönetim anlayışının sürdürülebilir olması adına geçmişle olan hesaplaşmanın sağlıklı bir biçimde yapılması gerektiği, Tugay’ın vurguladığı diğer önemli konulardan biridir.
Sonuç olarak, Dr. Cemil Tugay, Belediye-İş Sendikası’nın iddialarını açık bir dille yanıtlayarak, hem geçmişteki yönetimle ilgili sorumluluk paylaşımlarını netleştirmiş hem de emekçilerin haklarının korunması ile kurumsal sürdürülebilirlik arasındaki dengeyi sağlamaya yönelik kararlılığını ortaya koymuştur.