Van Gölü’ndeki Kuraklık Tehlikesi Büyüyor!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Van Gölü Havzası Kuraklıkla Mücadele Ediyor: Barajlar Çekiliyor, Canlı Habitatları Tehlikede

Son yıllarda, Türkiye’nin doğusunda yer alan Van Gölü başta olmak üzere tüm su kaynakları, düşen yağış miktarları ve mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklarla derinden etkileniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yayımladığı en son kuraklık haritasına göre, Van ili “şiddetli” ve yer yer “olağanüstü kuraklık” seviyesinde yer almakta. Bu durum, bölgedeki su kaynaklarının azalmasına yol açarak, hem insanların yaşamını hem de ekosistemin dengesini tehdit ediyor.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Akkuş, kuraklığın Türkiye’nin en büyük çevresel sorunlarından biri haline geldiğini belirterek Van Gölü Havzası’nın bu durumdan fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Gözlemlenen verilere göre, göllerin her yıl biraz daha küçüldüğünü ve tatlı su kaynaklarının azaldığını ifade etti. Bu tahribat, bölgedeki doğal yaşamın sürekliliğini de riske atıyor.

Uydu Görüntüleri Kuraklığın Boyutunu Gözler Önüne Seriyor

2025 yılı, Van için son yılların en kötü kuraklık yılı olarak değerlendiriliyor. Dr. Akkuş, yalnızca şubat ayında yağışlarda %60 oranında bir azalma yaşandığını belirtiyor. Yaz aylarının da mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği göz önüne alındığında, bu durumun daha da derinleştiği anlaşılıyor. Uydu görüntüleri üzerinden yapılan değerlendirmeler, 2024 yılına kıyasla havzadaki baraj göllerinin yüzey alanlarının %50’den fazla azaldığını gösteriyor.

Koçköprü Baraj Gölü, bu duruma ilişkin en çarpıcı örneklerden biri. 2024 yılı Ağustos ayında yüzey alanı 5 km² olan bu göl, 2025 itibarıyla yalnızca 2 km²’lik bir alana düşmüş durumda. Dr. Akkuş, Koçköprü ile birlikte diğer baraj göllerinde de benzer çekilmelerin yaşandığına dikkat çekiyor.

Van Gölü En Düşük Seviyeye Yaklaşıyor

Kuraklıktan etkilenen bir diğer önemli su kaynağı ise Van Gölü. Gölün yüzey seviyesi, 1944 yılından bu yana ölçülmekte ve 1963’te 1646 metre ile en düşük seviyesine ulaşmıştı. Dr. Akkuş, 2025 itibarıyla göl seviyesinin 1647 metreye gerilediğini ve bu durumun devam etmesi halinde 1963 yılındaki tarihi dip seviyeye yalnızca 1 metre kalacağını ifade ediyor. Eğer yağışlar yetersiz kalır ve sıcaklıklar yüksek seyretmeye devam ederse, bu kritik eşikin yakında aşılması riski bulunuyor.

Barajlar Boşalıyor, Önlem Şart

Bölgedeki barajlardaki su kaybı, tarım ve içme suyu kaynakları açısından büyük bir risk teşkil etmekte. Dr. Akkuş, 2026’nın ilk aylarında yeterli yağış düşmemesi durumunda, baraj göllerinin mevcut su kaybını telafi edemeyeceğini belirtiyor. “Eğer bu yılki gibi sıcak ve kurak bir dönem daha yaşanırsa, 3-5 yıl içerisinde barajlarımızda su bulamayabiliriz” diyor ve bu yüzden acil önlemler alınması gerektiğinin altını çiziyor. Ürün desenlerinin gözden geçirilmesi ve suyun stratejik bir kaynak olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.

Kuraklık Sadece İnsanları Değil, Doğayı da Etkiliyor

Kuraklık yalnızca insan yaşamını tehdit etmekle kalmıyor, aynı zamanda doğadaki canlıları da olumsuz etkiliyor. Van Gölü Havzası, sahip olduğu biyolojik çeşitlilikle birçok canlı türüne ev sahipliği yapmakta. Özellikle gölün kuzey kısımları, flaming